Biyomühendislik, son yıllarda tıp ve sağlık sektöründe önemli bir role sahip olmuştur. Bu alanda yapılan araştırmalar ve geliştirmeler, hayat kurtaran projelerde kendine yer bulmuştur. Protez uygulamaları, yapay organlar, ilaç geliştirme çalışmaları, yara iyileştirici malzemeler gibi birçok alanda biyomühendislik teknolojileri kullanılmaktadır.
Yapılan araştırmalar ile vücudun çalışmayan organlarının yerine geçen yapay organlar kullanılmaya başlanmıştır. Biyomühendislik sayesinde geliştirilen kalp pompası ile hayat kurtulan hastalar olmuştur. Böbrek filtrelerinin yerine geçebilen biyomühendislik teknolojileri, hemodiyaliz gerektiren hastalarda kullanılarak tedavi süreci hızlandırılmaktadır.
- Biyomateryaller, vücutta kullanım alanları geniş olan bir diğer biyomühendislik teknolojisidir. Geliştirilen biyomateryaller, vücudun yara iyileştirme sürecini hızlandırmakta ve tedavi edici bir özellik göstermektedir.
- Biyomühendislik ve robotik teknolojilerin bir arada kullanıldığı bionik sistemler, yapay ekstremitelerin tasarım ve üretiminde de kullanılmaktadır.
Biyomühendislik sayesinde gen tedavileri geliştirilmekte ve yaralanmaların tedavisi hızlı ve etkili bir şekilde yapılabilmektedir. Ancak, bu alandaki çalışmaların etik sorunlar da beraberinde getirdiği unutulmamalıdır. Yapılan hayvan ve insan deneyleri de biyolojik etik konuları arasındadır. Biyomühendislik sayesinde ortaya çıkan etik sorunların çözümü için sürekli olarak çalışmalar yapılmaktadır.
Protez Uygulamaları
Biyomühendisliğin hayat kurtaran projelerindeki önemli rolü protez uygulamalarıyla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Yaşamını sürdürmek için uzuvlarını kaybetmiş hastaların hayatlarını kolaylaştırmak için tasarlanan yapay ekstremiteler, biyomühendisler sayesinde geliştirilmiştir.
Protez uygulamalarında biyomühendisliğin tasarım süreci oldukça önemlidir. Biyomühendisler, hastalara uygun ve fonksiyonel ekstremitelerin tasarımı ve üretimi için teknolojik yöntemler ve malzemeler kullanır. Bu sayede, protezlerin hastaların ihtiyaçlarına uygun, dayanıklı ve estetik olması sağlanır.
Biyomühendisleri, protez uygulamalarında sadece tasarım ve üretim sürecinde değil aynı zamanda fonksiyonel olmalarını sağlamak için rehabilitasyon çalışmalarında da aktif bir şekilde görev alırlar. Protez uygulaması yapılan hastaların, protezleri doğru kullanması ve günlük hayatta rahat hareket edebilmesi için gereken eğitim programlarını hazırlarlar.
Biyomühendisliğin protez uygulamalarındaki başarısı, teknolojinin insan yaşamındaki önemini bir kez daha göstermektedir. Hastaların hayat kalitesinin artırılması ve normal bir yaşam sürdürmeleri için biyomühendislerin çalışmaları son derece değerlidir.
Biyomateryaller
Biyomühendislik sayesinde geliştirilen biyomateryaller, vücutta kullanılan malzemelerdir ve doğal materyallerle yapılmıştır. Bu materyaller organ ikamesi, protezler, implantlar ve hastalık tedavisi gibi tıbbi uygulamalarda kullanılır.
Biyomateryallerin kullanım alanı oldukça geniştir. Protez kullanan hastalar için biyomateryallerle yapılmış yapay eklem ve ekstremiteler üretilirken, kemik, kıkırdak ve diş materyalleri gibi farklı biyomateryaller de geliştirilmiştir. Aynı zamanda biyomateryaller kanser tedavisi gibi alanlarda da kullanılır.
Biyomateryallerin bir diğer kullanım alanı da vücutta hasar görmüş doku ve organların iyileştirilmesidir. Çeşitli materyallerle yapılan biyolojik hücre yapıları onarım ve yenilenme sağlamada etkili olmuştur. Biyomalzemelerin kullanılması sayesinde hastaların iyileşme süreci hızlanır ve seans sayısı azaltılır.
Biyomühendislik alanındaki bu gelişmeler ve ilerlemeler gelecekte daha da önem kazanacaktır. Bu sayede tıp alanında gelişmelerin hızlanması ve daha etkili tedavi yöntemlerinin ortaya çıkması mümkün olacaktır.
Yapay Organlar
Biyomühendislik alanındaki en önemli gelişmelerden biri de yapay organlar konusudur. Bu teknoloji sayesinde vücudumuzda çalışmayan organların yerine geçen, insan hayatını kurtaran yapay organlar üretilebilmektedir. Yapay kalp, böbrek, karaciğer, pankreas gibi birçok organ vücutta kullanılabilmektedir.
Yapay organların tasarımında kullanılan biyomateryaller sayesinde organın tamamen vücut tarafından benimsenmesi ve uzun süreli kullanım sağlanmaktadır. Ayrıca, biyomühendislik sayesinde organların uygun olan hastalara daha hızlı bir şekilde ulaşması mümkün hale gelmiştir.
Biyomühendislik tarafından geliştirilmiş en önemli yapay organlardan biri de kalp pompasıdır. Bu pompa sayesinde kalp krizi sonrası kalbi tamamen duran hastalara yardımcı olunabilmektedir. Böbrek hastaları için ise, biyomühendislik kullanılarak geliştirilen yapay böbrekler sayesinde hemodiyaliz işlemi yapmadan böbrek fonksiyonları hastaya geçici olarak sağlanabilmektedir.
Yapay organlar teknolojisi hızla gelişmekte ve yeni organların geliştirilmesi için çalışmalar devam etmektedir. Bu gelişmeler, insan sağlığına önemli katkılar sağlaması bakımından oldukça önemlidir.
Kalp Pompası
Kalp rahatsızlıkları, dünya genelinde en sık görülen ölüm sebeplerinden biridir. Kalp yetmezliği, kalp krizi ve kalp ritim bozuklukları gibi rahatsızlıklar hayatı tehdit edebilir. Ancak biyomühendislik sayesinde geliştirilen kalp pompaları, bu hastalıkların tedavisinde büyük bir etki yaratmaktadır.
Kalp pompası, vücudun ihtiyacı olan oksijenli kanı kalbe pompalamak için kullanılır. Ancak bazı hastalıklar sonucu kalbin bu işlevini yerine getirmediği durumlarda yapay kalp pompaları gerekli olabilir. Biyomühendislik sayesinde geliştirilen bu pompalar, kalp nakli bekleyen hastalara geçici bir çözüm sunar ve hayatlarını kurtarır.
Biyomühendislik alanında geliştirilen kalp pompaları sayesinde, kalp yetmezliği yaşayan hastaların hayat kalitesi de önemli ölçüde artmıştır. Yeni nesil kalp pompaları, daha uzun ömürlü ve daha az cerrahi müdahale gerektiren teknolojilere sahiptir. Ayrıca, kalp pompalarının geliştirilmesi için yapılan çalışmalar, kardiyovasküler hastalıkların daha iyi anlaşılmasına ve tedavi edilmesine yardımcı olmaktadır.
Biyomühendislik sayesinde geliştirilen kalp pompaları, kardiyovasküler sağlık açısından hayat kurtaran öneme sahiptir. Bu teknolojilerin geliştirilmesi ile birlikte, kalp hastalıklarından kaynaklı ölüm oranlarının azaltılması hedeflenmektedir.
Böbrek Filtrasyonu
Biyomühendislik, böbrek yetmezliği olan hastaların hayatını kurtaracak yenilikçi projeler geliştirmektedir. Hemodiyaliz yapan hastaların hayat kalitesini artırmak ve süresini uzatmak için yapılan araştırmalar sonucu, biyomühendislik sayesinde geliştirilen yapay böbrekler kullanılmaktadır.
Biyomühendisler, böbrek hastalarının yaşamını kolaylaştırmak için implant edilen böbreklerin boyut, şekil ve diğer tasarım unsurlarını optimize ederek, böbrek hastalarının tedavisinde önemli bir rol üstlenmektedir. Ayrıca, böbrek nakli bekleyen hastaların bekleyiş süresini azaltmak için biyomühendislik sayesinde elde edilen yapay böbrekler kullanılabilmektedir.
- Tüp şeklinde yapay böbreklerin implant edilmesi
- Yapay kanallar ve filtreler kullanarak böbrek fonksiyonlarının sağlanması
- Bilgisayar kontrollü böbrek fonksiyonlarının optimal bir şekilde sürdürülmesi
Biyomühendislik sayesinde geliştirilen böbrek filtrasyon yöntemleri, hastaların hayatını kurtarmakta ve onların daha iyi bir yaşam kalitesine sahip olmalarına yardımcı olmaktadır. Yapılan çalışmaların ileriki aşamalarda daha da geliştirilmesiyle, böbrek yetmezliği olan hastaların hayata bağlanmalarına yardımcı olunacaktır.
Bionik
Bionik, biyomühendislik ve robotik teknolojilerin bir arada kullanıldığı sistemleri ifade etmektedir. Bionik sistemler, doğadaki canlı organizmaların fiziksel özelliklerinden ilham alınarak tasarlanmaktadır. Bu sayede insanlar için fayda sağlamak amacıyla kullanılabilmektedir. Bionik sistemler, insan eliyle değil, robotik kollar, bacaklar, implantlar ve protezler gibi uygulamalarla hayatımıza girmiştir.
Biyomühendislik ve robotik teknolojilerin bir arada kullanılması sayesinde hayatın pek çok alanında kullanılabilecek bionik sistemler geliştirildi. Örneğin, bionik protezler, yapay zeka tabanlı sensörler sayesinde hareket eden eklemli protezlerdir. Bu protezler, bireyin hareketlerini öğrenerek doğal hareketler oluşturur ve kişinin güvenli ve doğal bir şekilde hareket etmesini sağlar.
Bir diğer örnek ise, bionik ellerdir. Bionik eller, robotik parmakların bir araya gelmesiyle oluşturulmuştur. Bu el sayesinde, elini kaybetmiş insanlara, fiziksel olarak yaptıkları şeylerin keyfini tekrar sürme imkanı verilir.
Bionik sistemler aynı zamanda, özellikle felç geçirmiş insanlar için de kullanılmaktadır. Bu sistemlerin en büyük özelliklerinden biri, sinir hücrelerinin yeniden canlandırılmasıdır. Bu sayede, felç geçirmiş insanların vücutlarındaki beyin sinyalleri toplanır ve bionik sistemler ile yönlendirilir.
Bionik sistemlerin geldiği nokta oldukça ileri seviyededir. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte, bionik sistemlerin daha da geliştirilebileceği ve insan hayatının birçok alanına etkili bir şekilde dahil edilebileceği düşünülmektedir.
İlaç Geliştirme
Biyomühendislik alanındaki araştırmalar, birçok hastalığın tedavisinde hayat kurtarıcı ilaçların geliştirilmesinde büyük bir rol oynamaktadır. Biyomühendislik sayesinde geliştirilen ilaçlar, hastalığın teşhisinden tedavisine kadar geçen süreçte son derece önemli bir yere sahip olmaktadır. Bu ilaçlar, hastalara daha hızlı, daha etkili ve daha az zararlı bir şekilde uygulanabilmektedir.
Biyomühendisliğin ilaç geliştirme alanındaki en önemli katkısı, yeni nesil ilaçların keşfinde ve tasarımında kullanılan teknolojilerin geliştirilmesidir. Bu sayede, birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar daha etkili ve daha az yan etkiye sahip hale getirilmiştir.
Biyomühendislik alanındaki araştırmalar ayrıca, ilaçların hedefli uygulanmasını sağlayan özel teknolojilerin geliştirilmesinde de büyük bir rol oynamaktadır. Bu teknolojiler sayesinde, ilaçlar hastalığın etkili olduğu bölgeye yönlendirilebilmekte ve daha başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir.
Biyomühendislinin ilaç geliştirme alanında yaptığı çalışmaların bir diğer önemli faydası da, hastalıkların teşhisinde kullanılan laboratuvar testlerinin geliştirilmesidir. Biyomühendislik sayesinde geliştirilen test yöntemleri, hastalığın daha erken teşhis edilmesini sağlayarak tedavi sürecini daha kolay ve daha etkili hale getirmektedir.
Özetle, Biyomühendislik alanındaki ilaç geliştirme çalışmaları insan sağlığı için son derece önemlidir. Biyomühendislik sayesinde geliştirilen ilaçlar, hastalıkların daha etkili bir şekilde tedavi edilmesini sağlayarak insan hayatını kurtarmaktadır.
Yapay Zeka Kullanımı
Biyomühendislikte yapay zeka teknolojileri kullanılarak ilaç geliştirme çalışmaları yapılmaktadır. Yapay zekanın kullanımı sayesinde, ilaçların etkisi ve yan etkileri hakkında daha fazla bilgi elde edilebilmektedir. Geliştirilen yapay zeka algoritmaları, birçok bileşik arasından en potansiyelli olanları seçmek için kullanılabilmektedir.
Bu sayede, ilaçların daha hızlı bir şekilde geliştirilmesi ve daha az yan etkiye sahip olması hedeflenmektedir. Ayrıca, yapay zeka teknolojileri sayesinde, farklı hastalıkların tedavisi için yeni ilaçlar geliştirilebilmektedir.
Biyomühendisliğin sağlık alanında ilerlemesinde, yapay zeka teknolojilerinin kullanımının artması beklenmektedir. Yapay zeka ile etkili bir şekilde çalışıldığında, daha iyi tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi mümkün olacaktır.
Gen Tedavileri
Biyomühendisliğin hayat kurtaran projelerindeki rolü sadece protez tasarımı ve yapay organların üretimiyle sınırlı kalmıyor. Gen tedavileri de biyomühendislik sayesinde geliştirilen ve önemli bir tedavi seçeneği haline gelen bir alan.
Gen tedavileri, genetik bozuklukların tedavisinde kullanılır. Bu tedaviler, genetik hastalıkların nedeni olan mutasyonların giderilmesi ya da hedeflenen genlerin eklenmesi yoluyla çalışır. Kanser gibi genetik faktörlere bağlı hastalıkların tedavisinde de kullanılan gen tedavileri sayesinde birçok hasta hayatını kurtarıyor.
Gen tedavileri, tip 1 diyabet, kalıtsal sağırlık, musküler distrofi, Parkinson hastalığı gibi genetik düzeyde oluşan hastalıkların tedavisinde kullanılır. Gen tedavilerinin uygulama alanı giderek genişliyor ve gelecekte birçok hastalığın tedavisinde kullanılabileceği düşünülüyor.
Gen tedavileri, birçok farklı yaklaşım kullanılarak geliştirilebilir. Bu yaklaşımlar, genlerin düzenlenmesi, silinmesi ya da eklenmesi gibi farklı genetik işlemlerle yapılır. Bu yüzden gen tedavileri, hastalıkların türüne ve nedenine bağlı olarak farklı tedavi seçenekleri sunar.
Biyomühendislik sayesinde geliştirilen gen tedavileri, ilaç endüstrisinde devrim yarattı. Yapay zeka ve biyomühendislik kullanarak geliştirilen yeni tedavi yöntemleri, hastaların hayatını kurtarmaya devam edecek.
Yaralanmaların Tedavisi
Yaralanmalar insanlar için kaçınılmaz bir durumdur ve herhangi bir zamanda herhangi bir yerde meydana gelebilir. Biyomühendislik, yaralanmaların hızlı ve etkili bir şekilde tedavi edilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Yaralanma tedavisi için kullanılan biyomühendislik ürünleri arasında yara iyileştirici malzemeler ve kemik çimentosu yer almaktadır.
Biyomühendislik alanındaki araştırmalar sonucu geliştirilen yara iyileştirici malzemeler, yaraların daha hızlı ve daha etkili bir şekilde iyileşmesine yardımcı olmaktadır. Bu malzemeler, yaraların enfeksiyon kapmasını önlemek için antiseptik özelliklere sahiptir ve yaraların iyileşme sürecini hızlandırmaktadır.
Kemik çimentosu ise kırık kemiklerin tedavisinde kullanılmaktadır. Biyomühendislik sayesinde geliştirilen bu çimento, kırık kemikleri daha hızlı bir şekilde birleştirerek iyileşme sürecini kısaltmaktadır. Yapılan araştırmalar sonucu kemik çimentosunun, geleneksel kırık tedavi yöntemlerine göre daha başarılı sonuçlar verdiği gösterilmiştir.
Biyomühendislik sayesinde yaralanma tedavisinde kullanılan bu ürünler, insanların hayatını kurtarmakta ve iyileşme süreçlerini kısaltmaktadır. Yaralanma durumlarında bu ürünlerin kullanılması sayesinde hastaların acıları azalmakta ve sağlıklarına daha hızlı bir şekilde kavuşmaktadır.
Yara İyileştirici Malzemeler
Biyomühendislik alanında yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkan yara iyileştirici malzemeler, vücudun doğal iyileşme sürecini destekleyerek yara iyileşmesini hızlandırmaktadır. Bu malzemeler, yara temizliği ve enfeksiyon riskinin azaltılması gibi birçok fayda sağlar. Özellikle diyabet hastalarında görülen yara iyileşmesindeki güçlükler, biyomühendislerin geliştirdiği malzemelerle kolayca tedavi edilebilmekte ve bu hastaların tedavi sürecini kısaltmaktadır.
Biyomühendisler, yara iyileştirici malzemelerin tasarımı ve üretimi için farklı maddeler ve teknolojiler kullanmaktadır. Örneğin, hidrojeller, yara üzerinde bir tabaka oluşturarak yara yüzeyinin nemlenmesini sağlar ve yaranın hava ile temasını engeller. Yara bandajları ise yaraya uygulandığında içerdikleri aktif bileşenler sayesinde enfeksiyon riskini azaltır ve yara iyileşmesini hızlandırır.
Biyomühendisler ayrıca yara iyileştirici malzemelerin vücutla uyumlu olması için biyomateryaller kullanırlar. Bu, malzemelerin vücutta uzun süre kalabilmesini ve vücudun tepkisiz kalması için gereklidir. Biyomateryaller, polimerler, metal ve seramiklerden oluşur ve biyomühendisler tarafından yara iyileştirici malzemelerin üretiminde kullanılır.
Sonuç olarak, biyomühendisler tarafından geliştirilen yara iyileştirici malzemeler, hızlı ve etkili bir şekilde yara tedavisine yardımcı olur ve hastaların tedavi sürecini kısaltır. Bu malzemeler, doğal yara iyileşme sürecini desteklemek için tasarlanmıştır ve yara temizliği ve enfeksiyon riskinin azaltılması gibi birçok fayda sağlar.
Kemik Çimentosu
Kemik çimentosu, biyomühendislik alanında geliştirilen bir tedavi yöntemidir. Özellikle kırık ve çatlak durumlarında kullanılan kemik çimentosu, kemiğin iyileşme sürecine yardımcı olur. Kemik çimentosu kullanımı ile birlikte hastaların ağrıları hafifler ve kısa sürede iyileşme süreci başlar.
Kemik çimentosu, kalsiyum fosfat ve hidroksiapatit gibi minerallerden oluşur ve bu minerallerin özellikleri sayesinde kemiğe benzer bir yapıya sahiptir. Bu yapı sayesinde kemik çimentosu, uygulandığı bölgede kemiğin yeniden yapılanmasına yardımcı olur ve kemik dokusunun iyileşme sürecini hızlandırır.
Kemik çimentosu, cerrahi müdahale gerektirmeyen bir tedavi yöntemi olarak da tercih edilmektedir. Özellikle yaşlı hastalarda cerrahi müdahale riski daha yüksek olduğu için kemik çimentosu kullanımı, cerrahi tedaviye tercih edilebilir.
- Kemik çimentosu, çeşitli boyutlarda ve özelliklerde sunulmaktadır.
- Kemik rezervlerinin korunmasına yardımcı olduğu için tercih edilir.
- Kemik çimentosu, kemik dokusu üzerinde olumlu etki yaptığı için kemik kitlesinde artışa neden olur.
Kemik çimentosu uygulaması, düşük maliyetli ve etkili bir yöntem olmasından dolayı yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak kemik çimentosu uygulaması öncesinde bir doktor kontrolü yapılması gerekmekte ve uygulama sırasında dikkatli olunması gerekmektedir.
Biyolojik Etik
Biyomühendislik, hayat kurtaran birçok proje ve inovasyon sağlamaktadır. Ancak, biyolojik etik konusu, bu projelerin geliştirilmesi sırasında ortaya çıkan büyük sorunlardan biridir. Bu etik sorunlar, özellikle hayvan ya da insan deneklerin kullanılması sırasında ortaya çıkmaktadır. Biyomühendislik topluluğu, bu sorunları çözmek için çalışmalar yürütmektedir.
Biyomühendislikteki etik sorunların bir diğeri, üretilen cihazların tıbbi düzenlemelere uygunluğunun kontrol edilmesidir. Bu, ürünlerin güvenli ve etkili olduğundan emin olmak için gereklidir. Bu nedenle, biyomühendislik alanında çalışan geliştiricilerin, cihazları olan ürünlerinin ve prosedürleri konusunda yetkililerle işbirliği yaparak tıbbi düzenlemelere uygunluğunu sağlamaları gerekmektedir.
Bu sorunları ve diğer etik konuları çözmek için biyomühendislik topluluğu, insan ve hayvan deneyleri ile ilgili standartları kabul etme ve uygulama konusunda prensipler belirledi. Bu prensipler, hayvan bağımlılığına mümkün olduğunca az bağımlı olarak, daha hassas deneysel tasarımların kullanılması ve insan deneklerin korunması için yönergeleri içermektedir.
Hayvan Deneyleri
Biyomühendislik araştırmaları, hayvan deneyleri ile desteklenerek yapılmaktadır. Bu deneylerin etik açıdan birçok sorunu beraberinde getirmektedir. Öncelikle, hayvanların insanlara benzememesi sebebiyle yapılan deneylerin sonuçları insanlarda farklı sonuçlar verebilir. Bu nedenle, yapılan deneylerin gerçekçi sonuçlar vermeyebileceği düşünülebilir.
Bir diğer etik sorun da hayvanların çektiği acılardır. Hayvanların kendisi bir şey yapamadığı için, onların haklarının korunması biz insanların elindedir. Çeşitli deneylerde hayvanlara acı verilmesi veya hayatlarının sonlanması gibi olumsuz durumların varlığı hayvan hakları savunucuları tarafından eleştirilmektedir. Bu durumlar, biyomühendisliğin ilerlemesi için yapılan çalışmaların doğru bir etik çerçevede yürütülmesi gerektiğini göstermektedir.
- Hayvan deneyleri konusunda yapılan en yaygın eleştirilerden biri, deneylerin hayvanların yaşam kalitelerine zarar vermesidir.
- Ayrıca, bazı hayvanlar üzerinde yapılan çalışmaların aşırı derecede uzun sürmesi de bir etik sorun olarak kabul edilebilir.
Hayvan deneyleri konusunda yaşanan bu etik sorunlar, biyomühendisliğin gelişimindeki önemli engellerden biridir. Bu nedenle, araştırmacılar daha az hayvan kullanarak, daha gerçekçi sonuçlar elde edebilecekleri alternatif yöntemler geliştirmeye çalışmaktadırlar. Bu yöntemler arasında bilgisayar simülasyonları, hücre kültürleri ve insan denekleri gibi çeşitli seçenekler yer almaktadır.
İnsan Denekleri
Biyomühendislik alanında yapılan araştırmaların bir kısmı insan denekleri üzerinde gerçekleştirilmektedir. İnsan denekleri, bu araştırmaların geliştirilmesi ve ilerlemesinde önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, bu tarz araştırmaların etik açıdan doğru bir şekilde gerçekleşmesine dikkat edilmelidir.
Birçok ülkede insan deneklerinin kullanımı, insan haklarına saygı gösterilerek düzenlenen yasalara bağlıdır. Deneklerin gönüllü olması ve araştırmaya katılmadan önce detaylı bir şekilde bilgilendirilmeleri gerekmektedir. Aynı zamanda, herhangi bir zararlı etkiye maruz kalmadan ortaya çıkabilecek risklerin minimum seviyeye indirilmesi için gerekli tedbirlerin alınması da hayati öneme sahiptir.
Biyomühendislik araştırmaları, insanlar üzerinde gerçekleştirilen çalışmalar sayesinde tıp dünyasında büyük bir ilerleme kaydetmiştir. Ancak, insan denekliği konusunda her zaman dikkatli olunması ve etik yönergelerin tam olarak uygulanması gerekmektedir. Bu sayede, insan deneklerinin hak ve güvenliği korunarak hayat kurtaran çalışmaların yapılması mümkün olacaktır.